Yeşilay Gebze Şubesi Başkan Yardımcısı Bilal Başkonuş ülkede alkole karşı olan ve alkolün zararlarını anlatan bu konuda toplumu bilinçlendiren tek dernek olduklarını söyledi. Başkonuş yine de yetersiz kaldıklarına değinerek "Bu konuda sigarada olduğu gibi birden fazla derneğin olması gereklidir" dedi. Başkonuş alkolün  hiçbir siyasi olaya mal edilmeden, "Zararını şucu bucu söyledi demeden, herkesin alkolün zararını anlatmaları ve bu olayları gündeme getirmeleri gerekmektedir" dedi. Başkonuş, “Alkol sigaraya göre çok masum olmadığı halde alkole paşa muamelesi yapılıyor sigaraya istediğin hakareti edebilirsin ama alkole dokunma düşüncesi son derece yanlış. Bu durum karşısında alkol üreticileri çok şımardı. Sanki sporun ve sporcunun dostuymuş gibi tüm spor  faaliyetlerinin en büyük sponsoru oldu. Gazetelerde ve dergilerde ünlü şarapların ve biraların tatlarının tariflerini yapmak için edebiyatçılar uyak ve kafiye yarışına giriyor. Boy boy alkol markaları gençlere süslenip allanıp pullanıp sunuluyor. Peki sigaraya haksızlık etmiş olunmuyor mu . Alkol üreticileri yapınca bir şey olmuyor sigara üreticileri yapınca suç oluyor. Üniversitelerin en büyük sponsoru olan alkol firmaları gençleri zehirlemeye devam ederken sigara üreticileri bu bahar şenliklerine sponsor olamıyor." dedi
Bilmeyenler öğrensinler
Alkol sinir sistemini bozuyor:
İçkinin ilk etkileri Merkezi Sinir Sistemi’nde (MSS) görülüyor. Vücuttaki pek çok yaşamsal hareketi kontrol eden MSS, alkolün etkisine girince sinir uçlarından gelen duyumları sağlıklı bir şekilde değerlendiremiyor. Beyincik de olumsuz etkileniyor. Önce denge bozuluyor, bunu dil sürçmeleri ve görme bozuklukları takip ediyor. Vücut acı duyusunu yitiriyor. Bakışlar kayıyor. Aşırı sarhoşluk halinde ise ağırlık ve mesafe algılamaları bozuluyor.

Hafıza kaybı:
Alkol, beyinde önce dış yüzeyi yani, düşüncenin oluştuğu korteksi etkiliyor. Bunun sonucunda hafıza kaybı oluşuyor.

Su vücutta durmuyor:
Vücut ilk 24 saat içinde alınan alkolün ancak yüzde 10’unu dışarı atabiliyor. Alkol alındığında vücut su tutamıyor. Sonuçta baş ağrısı, baş dönmesi, susuzluk, solgunluk gözleniyor.

Karaciğeri bitiriyor:
Alkolün esas yıkıcı etkisi ise karaciğer üzerinde görülüyor. Karaciğer alınan alkolün yüzde 90’ını tutuyor. Vücut ensülin salgılıyor, kandaki şeker miktarı düşüyor. Bu da titreme, baş dönmesi ve ter boşanmasına neden oluyor. Yorgunluk hissediliyor. Bu his de acıkmaya yol açıyor.

Baş ağrısı:
Ertesi gün su ihtiyacı tam karşılanamayınca karaciğer bu ihtiyacını beyin gibi diğer organlardan karşılıyor. Ve ertesi gün baş ağrısı ortaya çıkıyor.

Uykuyu bozup horlatıyor:
Alkol uyku ritmini de bozuyor. Ayrıca ağzın arka kısmındaki farinjal kasların gevşemesiyle uyku sırasında horlama gözleniyor. Alkol alındıktan 24 saat sonra karaciğer azar azar vücuda alkol bırakmaya devam ediyor. O gün yapılan alkol testi pozitif çıkıyor.

Kalp ve mideye de zarar:
Alkol, sindirim sistemini de kötü etkiliyor; bu durum kalp çarpıntısına yol açıyor. Vücuttaki vitamin ve mineral depoları da alkolle tükeniyor.