1. HABERLER

  2. YÖREDEN HABER

  3. RİZE

  4. Başbakan Güneysu'dan konuştu
Başbakan Güneysu'dan konuştu

Başbakan Güneysu'dan konuştu

Kanal7'nin İskele Sancak programı, Başbakan Erdoğan'ın, Güneysu'daki evinden canlı yayınlandı. Gazeteciler sordu Erdoğan cevapladı;

A+A-

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 22 Temmuz'da yapılacak seçimlerde hedeflerinin ''367'yi aşmak'' olduğunu söyledi. Erdoğan, Pişmanlık Yasası'nı ''Genelkurmayla, cumhurbaşkanıyla müşterek görüşerek bir karara vardıklarını'' belirterek, ''Bu kararı müşterek aldık. Pişmanlık Yasası nasıl oluyor da bölücü terörün önünü açıyor?'' dedi.

Kanal 7'de Rize'nin Güneysu ilçesindeki evinden canlı yayınlanan ''İskele Sancak'' programında soruları yanıtlayan Erdoğan, bugüne kadar yaptıkları mitinglerin tümünde katılımların çok iyi olduğunu ifade ederek, en büyük mitingin ise İstanbul'daki olduğunu söyledi. ''Bu mitingler arasında Diyarbakır mitinginin farklı bir şekilde ön plana çıktığı, Türk bayrakları ve parti bayraklarının göze çarptığı''nın hatırlatılması üzerine Erdoğan, bunun daha önce bir korku olduğu, vatandaşın kendisini çok rahat ortaya koyamadığını gösterdiğini ifade etti. Erdoğan, ''Ama şimdi o korkuyu da atmış, şimdi ben varım diyor'' diye konuştu.

Partisinin programında ''Kürt sorunu'' veya ''Güneydoğu sorunu'' diye ifade edilen bir yaklaşım olduğunu kaydeden Erdoğan, buralarda kamuoyu araştırması yaptıklarını, sorunların sadece ''etnik unsurun sorunu'' olarak telakki edilmesi halinde bunun yanlış olacağını belirtti. Türkiye'deki tüm etnik unsurların kendilerine ait sorunları olabileceğini ifade eden Erdoğan, bir de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Karadeniz gibi bölgelerin kendilerine has ciddi sorunları bulunduğunu belirtti. Hükümetinin bu sorunların üzerine ciddiyetle gittiğini, KÖYDES projesiyle 40 bin köyün su ve yola kavuşturulmasının hedeflendiğini anlatan Erdoğan, bunu vatandaşın gördüğüne işaret etti. Buralarda çok sayıda okul açtıklarını, sağlığa yatırım yaptıklarını kaydeden Erdoğan, vatandaşların bu yatırımları gördüğü zaman sosyo-ekonomik yapıdaki dengesizliği gideren bir hükümetin olduğunu, bölücü terör örgütünün kendilerini yanılttığını gördüğünü söyledi.

Başbakan Erdoğan , Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan'ın iddialarıyla ilgili bir soru üzerine, ''bu iddiaların kesinlikle gerçeği yansıtmadığını'' belirterek, Uzan'ın bunu ispatlamasını istedi. AK Parti Adana Milletvekili Ömer Çelik'in de yaptığı yazılı açıklamayla böyle bir şeyin olmadığını bildirdiğini anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti: ''Sayın Uzan, kendisi benden yazılı olarak randevu talebinde bulunmuştur. Yazdığı mektuplarından bir tanesinde adeta ağlarcasına benden randevu istiyor. Mektuplar arşivimde var. Ben randevum vermedim fakat arkadaşlarıma havale ettim. Bakan arkadaşlarım da birer kere görüştürler. Ondan sonra bir daha görüşmediler. Çünkü hep aynı şeyi diretiyordu. Söylediği şey şuydu; 'ÇEAŞ ve Kepez'i bana verin, ben paramı ödeyim.' ÇEAŞ ve Kepez senin değil ki sana vereyim. Bunlara el konulacağını öğrenmişlerdi. Kardeşi bunun durdurulması için benimle görüşmek istedi. Ben önce 'borçlarınızı ödeyin sonra durduralım' dedim

DTP'LİLERİN SÖYLEMLERİ

''DTP'li ve bağımsızlar çevresinden bugüne kadar ifade edilmemiş yeni söylemler geldiği, Leyla Zana'nın 'Türkiye'nin federal yapıya bölünme vakti geldi' şeklinde ifadelerde bulunduğu'' söylenerek, ''Şu sıralarda bunların ifade edilmesine ne diyorsunuz?'' sorusu üzerine Erdoğan, ''uçların metodunun hep bu olduğunu'' ifade etti. Erdoğan, şunları kaydetti: ''Bir defa bu yapılan açıklamalar çok talihsiz. Talihsizliğin ötesinde bu ülkede şu anda savcının devreye girmesi lazım. Ortada gizli bir şey yok, çok açıkça bu konuşulmuş, çok açıkça ortaya konulan şeyler. Ve siz kalkıp da bu ülkede bir bölücü yaklaşımı, bu ülkeyi bölebilecek bir anlayışı, yapıyı ortaya koyamazsınız ve seçimin arifesinde de böyle bir tahrik yapamazsınız. Bu bir defa bana göre bir hukuki sorun ortaya çıkarıyor ve haddini bilmez bir yaklaşım bu. Bu yaklaşımın da takibini herhalde yargı gereği gibi yapacaktır.''

Sıkıntının ne olduğu konusunda araştırmalar yaptıktan sonra çok rahat olarak özgürlükler noktasındaki adımı attıklarını anlatan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın Pişmanlık Yasası'nı eleştirdiğini, ancak bunun salt Hükümet'in attığı bir adım olmadığını belirtti. Erdoğan, ''Pişmanlık Yasasını Genelkurmayla, Sayın Cumhurbaşkanıyla müşterek görüşerek bir karara vardık ve bu kararı müşterek aldık. Pişmanlık Yasası nasıl oluyor da bölücü terörün önünü açıyor?'' diye konuştu.

''ABD'nin PKK terörünün sonlandırılmasıyla ilgili vaatlerini gerçekleştirmediği'' belirtilerek, ''Acaba ABD seçim öncesinde AK Parti'nin puan kazanmaması için bu tür girişimlerden uzak duruyor olabilir mi?'' diye sorulması üzerine de Erdoğan, AK Parti olarak bu noktada bir dertlerinin olmadığını söyledi. Erdoğan, ''Biz bundan önceki seçimlerde ABD'nin desteğiyle iktidar olmadık ki halkımızın desteğiyle iktidar olduk'' diye konuştu.

''DTP ve MHP'nin aynı anda Meclis'te olmasının gerginliğe neden olabileceğini söylediniz. Bu endişe nereden ortaya çıkıyor?'' sorusuna karşılık Erdoğan, ''Bana göre hangi düşünceye hangi kanaate sahip olursa olsun herkes Parlamento'da yerini alabilir'' dedi. Bu sözlerinin daha çok söylemlerden kaynaklandığını ifade eden Erdoğan, şu anda ortada DTP diye bir parti olmadığını, ancak bağımsızların birleşebilecekleri, bir araya gelebileceklerinin ifade edildiğini hatırlattı.

Öbür taraftan da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin ''İdam ederiz'' şeklinde açıklamalarda bulunduğunu kaydeden Erdoğan, Bahçeli'nin bir miting sırasında ''vatandaşın üzerine'' ip atmasını de eleştirdi. Bir başka soru üzerine, ''toplumsal merkeze oturan'' bir parti olduklarını, sağın merkezine de solun merkezine de uzak olmadıklarını, kapılarının açık olduğunu ifade eden Erdoğan, ''Uçlardan oy geldiği zaman 'Niye uçlardan oy geldi' demeyiz ki. Gelirse eyvallah deriz'' diye konuştu. Aşırılıktan kaçınmak gerektiğini belirten Erdoğan, ''Şu anda toplumsal merkezin temsilcisi tek parti biziz ve bu konuda eğer güçlü bir neticeyle bu seçimlerden çıkarsak o zaman da bu sıkıntılara pek yer kalmayacak'' dedi.

HEDEF 367'Yİ AŞMAK

Seçimlerden beklentilerinin sorulması üzerine de Erdoğan, şunları söyledi: ''Tabii hedef nedir dersen, hedef tabii ki 367'yi aşmak. Burada tabii bir şeyi çok açık ortaya koymam lazım, o da şu; bir defa 2003 seçimlerinde ne kadar oy aldık, hedef şimdi ilk etapta bizim bu seçimde o oyların üzerinde bir oy almamız. Bir siyasi partinin güçlendiğini iddia edip ifade etmesi ancak oy miktarı ve oranıyla ilgilidir, milletvekili sayısıyla değil. Çünkü milletvekili sayısı sistemden kaynaklanıyor. Yani siz şimdi üç tane siyasi partinin parlamentoya girdiğini düşünün otomatikman milletvekili sayısı düşer. Ama oylar artıyorsa partiniz güçleniyor demektir.''

1954'den beri ilk defa iktidardaki bir siyasi partinin oyunu artırdığını savunan Erdoğan, ''Bunu neye bağlıyorsunuz?'' sorusuna, ''Başarıya, hizmete, halkımızla bütünleşmeye, benim ve arkadaşlarımın bir kaç kez illeri dolaşmamız, hizmetlerle birlikte oralara varmamız çok şeyi değiştirdi'' yanıtını verdi. Erdoğan, ''Tek başıma iktidar olamazsam parti liderliğine, siyasete devam etmem dediniz. Bu çıkışı, bu meydan okumayı neye göre yaptınız?'' şeklindeki soru üzerine de ''Benim derdim şu, Türkiye siyasette yeni bir anlayışı hakim kılsın ve buna siyasetçiler de alışsın'' diye konuştu.

Siyasetin önünü tıkayanlar olduğunu kaydeden Erdoğan, Baykal ve Bahçeli'ye çağrıda bulunarak ''Gelin bir adım atalım. Tayyip Erdoğan olarak tek başına iktidar olamıyorsam ben çekilirim ve yaşım şu anda 53'' dedi. Erdoğan, ''Bunun şartı yok değil mi?'' sorusu üzerine de ''Diğerleri de 'biz de varız' diyecek'' şeklinde konuştu.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Yeni dezenformasyon yasası ve kişisel verilerin korunması kanununa göre; kişilik haklarına yönelik her türlü yayın suç teşkil ettiğinden, kurallara aykırı yorumlar onaylanmamaktadır. Lütfen bir aşağıdaki facebook yorumları bölümünü kullanınız
9 Yorum