Başbakan'ın Rize temasları
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün memleketi Rize'de toplu olarak gerçekleştirilen açılışlardan sonra vatandaşlara seslendi.
- BAŞBAKAN RECEP TAYYİP ERDOĞAN:
- "BİZ İNSANLARI KATEGORİZE EDEN BİR ANLAYIŞIN TEMSİLCİSİ SİYASETÇİLER DEĞİLİZ"
- "BİZ ÜLKEMİZDE BİR ŞEYİ AYIRDIK EĞER BİZE AYRIMCILIK YAPIYOR DİYORLARSA; BİZ HORTUMCULARLA HORTUMLARI KESENLERİN AYRIMINI YAPTIK"
- "KARADENİZ SAHİL YOLU'NUN BİTİMİ İÇİN 15 KİLOMETRELİK YOL KALDI"
- "HALKIM NE DERSE O"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kadrolaşma iddiaları ile ilgili olarak "Bize bunu diyenler gelsinler de internet sayfalarında biraz sonra basacağımız düğmeyi izlesinler. Biz insanları kategorize eden bir anlayışın temsilcisi siyasetçiler değiliz. Biz insanları ak ve kara diye ayrıma tabi tutan bir siyaset anlayışının temsilcisi değiliz, olmadık ve olmayacağız" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün memleketi Rize'de toplu olarak gerçekleştirilen Rize Kültür Merkezi'nin açılışı, Tevfik İleri Anadolu Lisesi açılışı, Tıp Fakültesi Merfoloji Binası temel atma töreni, 10 bin Öğretmen Atamaları Kurasının Çekilmesi (Video Konferans) törenine katıldı. Törene Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafiz Özak, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, Rize Valisi Kasım Esen, Belediye Başkanı Halil Bakırcı ve çok sayıda davetli katıldı.
Açılışta konuşan Başbakan Erdoğan, Rize'nin kültür ve eğitimine büyük bir zenginlik katacak olan Rize Kültür Merkezi gibi tesislerin özellikle gençlerin vakit ve enerjilerini doğru alanlara yöneltmeleri için önemli olduğunu belirtti. Erdoğan, "Her alanda yoğun bir rekabetin olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Türkiye olarak burada yer alabilmek için her zamankinden daha çok çalışmamız gerekiyor. Neden çünkü bizim başkaları gibi zengin petrol yataklarımız yok, zengin altın madenlerimizi yok. Biz çok çalışmak, daha çok yatırım yapmak, üretmek ve ihracat yapmak zorundayız. Ancak bu şekilde küresel rekabette kendimize güçlü bir yer edinebiliriz. İşte siz gençlerimizin yeni dünyanın bu gerçeğini çok iyi kavramaları gerekmektedir. Artık bugün sadece okulda alınan eğitimle dünya ile rekabet etmemiz mümkün değil. Her genç bilgisayar kullanmak, en az bir yabancı dil bilmek zorunda. Ülkesinde ve çevresinde dünyada neler olduğunu yakından takip etmek zorundayız. Bizim en büyük sermayemiz dinamik ve genç nüfusumuzdur. Bu sermayemizi en iyi şekilde değerlendirmek zorundayız" diye konuştu.
"Neyi arzu ediyorum biliyor musunuz?" diye kalabalığa seslenen Başbakan Erdoğan, "Kahve köşelerinden, internet kafelerden gençleri çekip şu gördüğünüz kültür merkezlerine yönlendirmek istiyoruz. Biz, bizim evlatlarımızın, yavrularımızın öyle bir saygı abidesi olarak yetişmesini istiyoruz ki, bu gençlik geleceğimizin teminatı olsun, asil bir gençlik olsun. Türkiye çok hızlı bir değişim, dönüşüm yaşıyor. Son 4 yıl içinde yapılanlar ülkenin nereye doğru ilerlediğini somut göstergeleridir. Bu gelişmeler doğrultusunda ülkenin yetişmiş eleman ihtiyacı daha da artacaktır. Türkiye ekonomisinin çok daha fazla genç ve dinamik elemana ihtiyacı olacaktır. Buna şimdiden hazır olmalıyız" şeklinde konuştu.
Ataması yapılacak 10 bin kadrolu öğretmen atamasıyla ilgili konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şunları söyledi:
"Türkiye'nin eğitim kadrosuna katılacak ve standartları çok daha ileri taşıyacak 10 bin yeni öğretmenin atama kurasını da bugün buradan gerçekleştiriyoruz. Bunun hayırlı olmasını diliyorum, yeni nesillerin yapacakları katkılar için şimdiden teşekkür ediyorum. Ama bir şeyi söylemeden geçemeyeceğim o da şu: Bize kadrolaşıyor diyenlere bir cevap vermek istiyorum. Bize bunu diyenler gelsinler de internet sayfalarında biraz sonra basacağımız düğmeyi izlesinler. Biz insanları kategorize eden bir anlayışın temsilcisi siyasetçiler değiliz. Biz insanları ak ve kara diye ayrıma tabi tutan bir siyaset anlayışının temsilcisi değiliz, olmadık ve olmayacağız. Biz ülkemizde bir şeyi ayırdık, eğer bize ayrımcılık yapıyor diyorlarsa; biz hortumcularla, hortumları kesenlerin ayrımını yaptık. Bizim dönemimizde hamdolsun bunlar kalmadı. Şimdi bize sıkılmadan edep, ahlak çizgisini aşarak 'Milli Eğitim'de kadrolaşma yapıyor' diyorlar. Eline diline dursun. Buradan düğmeye basıp puana göre atama yapacağız. Neyin kadrosunu yapacağız. Bunların hepsi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. Hangi vilayetten bilmem, hiçbirini ne bilirim, ne tanrım. Sadece biraz sonra basacağım bilgisayar tuşunu tanırım. Onlar öyle değil. Geçmişte yargıyı bile felç ettiler. Bu CHP var ya. Onun malum bakanlarından biri 'bu işi benim adamlarımı atamayacağım da filanca partinin adamlarını mı atayacağım' demişti. Biz CHP'nin cemaziyel evvelini gayet iyi biliriz. Hele benim Rizeli hemşehrilerim çok daha iyi bilir. Öğretmen atamalarını hiçbir müdahale etmeden gerçekleştirdik. Bugün de geçmişte de."
Erdoğan, kendilerinden önce Samsun-Sarp Karadeniz Sahil Yolu'nun sadece yüzde 35'lik kısmının yapıldığını hatırlatarak, "Samsun-Sarp Karadeniz Sahil Yolu'nun ne kadarı yapılmıştı bunu biliyorsunuz. 542 kilometrelik yolun sadece yüzde 35'lik kısmı bitmişti. Şimdi ise 15 kilometre yolumuz kaldı ve bunu da süratle bitiriyoruz ve böylece 542 kilometrelik yol inşallah bitmiş oluyor" dedi.
Göreve geldiklerinde kişi başına düşen milli gelirin 2 bin 500 dolar olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Geçen yılın sonunda 5 bin 380 dolara çıktı. 4. senede bu yıl sonu itibariyle 5 bin 750 dolar, 6 bine gidiyor. Hedef 2013'te 10 bin doları yakalamak. Rize'de çayınızı verdiğiniz zaman parasını ertesi ay alabiliyor muydunuz. Benim de çaylığım var da ben de biliyorum, içinizden biriyim. Çaykur'da 8-10 ayı buluyordu. Şimdi ertesi ay paranızı alıyor musunuz? Biz buyuz işte, farkımız bu. Artık denize, dereye çayını döken bir Rize yok. Artık çayını Türkiye'nin dışına ihraç eden bir Çaykur var. Şuanda Rize'de yapılan okullar ortada, daha da yapılacak ihtiyaç neyi gerektiriyorsa. İçinde kötü ifade var (eşek) anlamında ama söyleyeceğim. Ziya Paşa 'Eşek ölür, kalır semeri. İnsan ölür kalır eseri' Bu eserler hayatta iken de sonra da anılmanızı sağlayacak eserlerdir" şeklinde konuştu.
Erdoğan, Kültür Merkezi'nin adını Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in teklifi olarak İsmail Kahraman Kültür Merkezi olarak kabul ettiğini ifade ederek, "Projesinde adı vardı bitirmek bize nasip oldu" dedi.
Vatandaşların Cumhurbaşkanlığı ile ilgili tezahüratları üzerine Erdoğan, yöresel şive ile konuşarak, "Nisan ayına kadar bir şey yok, nisanda konuşacağız dedik da" derken, vatandaşların tezahüratları sonrasında "Halkım ne derse o " diyerek sözlerini tamamladı.
Erdoğan, konuşması sonrasında açılışları ve temel atma törenlerini gerçekleştirirken, Tevfik İleri Anadolu Lisesi'nin yapımına katkıları olan Tevfik İleri'nin eşi, kızı ve damadına plaket verdi. Erdoğan, daha sonra Kültür Merkezi'ne geçerek halkoyunları gösterisini izledi ve video konferans sistemi ile 10 bin öğretmenin atamalarını gerçekleştirdi.
HABERE YORUM KAT