GÖKTÜRK FIRAT
Türkiye genelinde 70 ilde 89 jeotermal kaynağa sahip belediyenin oluşturduğu Jeotermal Kaynaklı Belediyeler Birliği Ekim ayı Meclis Toplantısı’nın ilki Rize’de başladı.

Rize’nin İkizdere ilçesinde bugün başlayan toplantıya Rize Valisi Nurullah Çakır, İkizdere Kaymakamı Abdil Koç ve 89 belediye başkanı katıldı.

Jeotermal Kaynaklı Belediyeler Birliği ve Kırşehir Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci, jeotermal turizmin yanında alternatif turizm imkanları ile bu bölgelerin daha da değer kazandığını belirterek, “Yaylaların termal ile buluşması, termalin bu bölgelerde iyi kullanılabilmesi bence çok önemli. Ciddi bir de avantaj oluşturuyor. Turizm artık tek bir sektörün üzerine yoğunlaşmaktansa içerisinde birçok aktivitenin de barındırılması gereken bir sektör haline gelmeye başladı. Bu açıdan bu bölge son derece önemli” dedi.

Toplantıda söz alan Rize Valisi Nurullah Çakır ise, Türkiye’de jeotermale bakış açısında yaşanan değişimden bahsederek, “Altın, petrol ve doğalgaz gibi yeraltı zenginliklerimize baktığımızda fazla yok ama bizde öncelikle var olan kaynakları çok iyi yönetebilecek bir insan kadrosu var. Gencimiz var, nüfusumuz var. İyi eğitilerek yetiştirilecek insan kaynağından bahsediyorum. Bunun yanında birçok ülkenin elde edemediği avantajlarımız var. Eko turizm de bunlardan birisi. Yeraltı kaynağı dediğimizde termale baktığımızda bugüne kadar hep aklımıza şu gelirdi; geleneksel Türk hamamı, üzerinde peştamalı, elinde tası olan kişiler. Dar kalıplardaki jeotermal fikri beyinlerimizde bu şekildeydi. Ama bu güne gelindiğinde jeotermalin çok farklı algılandığını görüyoruz. Tarihsel gelişimine baktığımızda da aslında bunu görüyoruz. Bir yere gittiğinizde uygarlığın temellerinin yükseldiği sütunların jeotermalle yan yana olduğunu görürsünüz. Aslında uygarlık oradadır. Uygarlık suda olduğu gibi jeotermale de, sıcak suya da bağlıdır. Kırşehir’de bir bakıyorsunuz uygarlıkla beraber insanlığın umudunun yükselişini görüyorsunuz o coğrafyada. Yine medeniyet ile iç içe olan bir termalin olduğunu görüyorsunuz. Bir başka yerde ise onun ürün olarak zenginleştiğini görüyorsunuz. Enerji olarak zenginleştiğini görüyoruz. İşte biz bu kavramları yeni yeni keşfeden bir ülkeyiz” diye konuştu.

Vali Çakır, klasik yaylaların nostaljik alanlar olmaktan çıkartılarak aslına uygun bir şekilde ekonomiye kazandırılması gerektiğine vurgu yaparak, “Yaylalarımızda da aynen jeotermalde olduğu gibi daha kullanılabilir, daha paraya dönüştürülebilir, ulusal ve uluslararası ölçekte orada yaşayanlara veya orada tesisleşmek isteyenlere paraya dönüşür hale getirilmesinin bir an önce başlamasını ve buna uygun alt yapıların oluşturulmasını bekliyorum. Yaylalarımızda sadece eski hatıraları canlandırma düşüncesinin dışına çıkıp, eğer yapabiliyorsak oralarda ekonomik getirisi yüksek eski fonksiyonuna uygun olarak hayvancılık veya geleneksel yaylacılığın gündemde tutulup, buna ağırlık verilmesi gerekiyor. Farklı noktalardan yaylacılığın yakalanarak organik diyebileceğimiz, eko diyebileceğimiz, doğa turizmi diyebileceğimiz farklı noktaların bir an önce ele alınması gerekmektedir” dedi.

4 gün sürecek toplantı kapsamında termal kaynağa sahip İkizdere ve Çamlıhemşin ilçelerinde de incelemelerde bulunulacak.