Gazeteci Orhan Can, Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı'yı kaleme aldı.

İşte Can'ın "Teleferik hani nerde?" başlıklı o ilginç yazısı:

Artık yazmayacağım demiştim…
Rize Belediye Başkanı Sayın Halil Bakırcı için yazdığım her yazıdan sonra aldığım eleştirilerden bıktığım için artık yazmayacağım demiştim.
Ama ne mümkün…
Adam hizmetleri gözümüzün içine sokuyor sanki!
Şimdi sen gel de yazma…
Sezar’ın hakkı Sezar’a diye bir söz vardır.
Bir de “Yiğidi vur öldür ama hakkını teslim et” diye de bir Atasözü.
Biz bunları hatırladıkça susmayı kendimize yakıştıramadık.
Sayın Başkan’ı eleştireceğiz elbet. Ama hakkını da vermemiz gerek!..
Biz de bunu gerçekleştirmek istiyoruz…
Sayın Başkan biraz deli-dolu, insani ilişkileri hiç ama hiç iyi değil. Ve hatta biraz da itici.
 

Teleferik, hani nerde? Orhan CAN

Ama gerçek olan bir şey varsa, tam bir hizmet adamı!…
Yaptığı hizmetleri bu satırlara sığdırmamız mümkün değil.
Her gün yürüdüğüm sahil yürüyüş pistine serdiği halıyı ve etrafındaki düzenlemeyi gördükçe…
Yıllardır Şeytan Sokağı diye anılan Hacı Eşref Caddesi’nde dökülen betonu ve sıra sıra dizili ışıkları gördükçe onu ve ekibini takdir etmemek mümkün değil.
Biz öyle bazıları gibi, hizmet neden anında ayağıma gelmedi diye yakınanlardan değiliz.
Oysa ağzı olan konuşuyor…
Halil Bakırcı Rize’ye ne yaptı diye.
Hani gözüne dizine dursun diyeceğiz. Her gün evine gittiğin Hacı Eşref Caddesi’ni de görmüyor musun?
Cevap hazır: Eskiden de böyleydi.
Ben 60 yıldır bu yolu böyle görmüş değilim ama adam eskiden de böyleydi diyebiliyor.
İmamı Gazali diyor ki: “Ben cahillerle tartışmaya girmem. Çünkü hiçbir tartışmayı kazanmış değilim.”
Onun için bu gibi kimselerle tartışmaya girecek değiliz. Adam senin tahta dediğine taş diyorsa, kafasını o taşla yararak bu gerçeği sokamazsın.
En iyisi, bu gibi kimseleri muhatap almazsın olur biter.
Ama ben bunlara şu cümleleri söylemekten kendimi alamıyorum…
Başkan Halil Bakırcı’dan ben de şikayetçiyim…
Yağmurlu havalarda bile evden çıkıyor, iş yerime gelinceye kadar ayağıma çamur bulaşmıyor!
Sağduyulu bazı kimseler de, Sayın Halil Bakırcı’nın yaptığı hizmetleri görüyor ve diyor ki: “Ben bugüne kadar Halil Bakırcı’ya oy vermedim. Tekrar aday olsun, oyum onundur. Hizmetlerini inkar etmek mümkün değil!”
Gerçi bir kısım kimseler de, her yağmur yağdığında etrafı su basıyor, nerde bunun alt yapısı diyor.
Öyle ya 50 yılda bir yağması muhtemel yağmuru hesap ederek alt yapıyı hazırlaması gerekirdi!
İnsan ne diyeceğini şaşırıyor. Nankörlük adamın iliklerine işlemiş.
Eğer dese ki: Ey Halil Bakırcı, Başkan olur olmaz Dağbaşı’na bir teleferik sözü vermiştin.
Hani nerde?...
Bak o zaman biz de ona hak verirdik.
Ki, Halil Bakırcı’nın en büyük eksikliği bu sözünün altında ezilmesidir!
Bir de şunu ekleyerek dese ki, Trabzon Belediyesi hedeflediği 61 projeyi 70 projeye çıkartırken, Rize’nin 3 projeden ancak 1 tanesini başlatabilmesi elbette büyük bir eksikliktir.
Biz de seninle beraber olurduk. Ama böylesine inadına muhalefet edersen bizden destek bulamazsın.
Ama bütün bunların dahi yapılan bunca hizmeti gölgelememesi gerek.
Biz böylesine bir hizmet görmediğimiz için Halil Bakırcı’yı başarılı buluyoruz.
Yok daha iyisini yapacak olan varsa, buyursun gelsin.
Biz bundan memnuniyet duyarız…
Ancak geçmişi kötülememek şartıyla!
Ki, biz kadirbilmez (nankör) olarak anılmak istemeyiz.
Kaldı ki biz, Sayın Halil Bakırcı’dan daha çok hizmetler bekliyoruz…
Öncelikle Teleferik!