Operasyonun perde arkası

Alihan TELATAR

Çaykur Rizespor’da operasyon yapıldı ve Kemal Aslan, Erhan Küçük, Özgürcan Özgür ile Mustafa Özkan kadro dışı bırakıldı.

Yönetim, başarısızlığın faturasını şimdilik bu 4 futbolcuya kesti.

Sezon başında ve sezon içinde gidişatta bir aksama oldu, hemen yeni transfer yap! Çünkü kurtuluş orada. Olmadı teknik kadroyu değiştir gerilimi artır, gündemi değiştir! Daha olmadı futbolcuyu değiştir, kadro dışı bırak! Daha da olmadı yöneticiyi değişti!

Değiştirmenin sonu yok. Rizespor’da bu sezon da yine 3 tane hoca değişti. Onlarca futbolcu transfer edildi. Birçok şey değişiyor ama başarısızlık değişmiyor. Bu yapı Rizespor’un istikrarını, gelişimini ve başarısını engelliyor. Böyle devam ederse de sonuçlar hep aynı olacak ve yerimizde sayacağız. Belki de küme düşeceğiz!

Şimdi gelelim işin perde arkasına!

Rizespor da ki bu operasyon haftalar önce yapılacaktı.

Başkan Metin Kalkavan operasyonu yapmak için Rize’ye geldiği gün antrenmanda Evren’in ayağı kırıldı.

Kalkavan da doğal olarak hastaneye koştu ve böyle bir günde operasyonu yapmayıp erteledi. Sadece Aspirin tedavisi uygulandı.

Daha sonra takımın aldığı bir galibiyet 2 beraberlikle işler düzelir gibi olup umutlar biraz yeşerdi ancak üst üste gelen Ordu ve Karabük yenilgileri ile bardak taştı.

Karabük yenilgisinden sonra Başkan Metin Kalkavan, Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu, Garnizon komutanı ve Emniyet müdürü takımın otobüsüne binip tesislere gittiler. Bu takıma sahip çıkıp güven verme açısından son derece yerinde bir hamleydi.

Tesislerde futbolcularla toplantı yaptılar. Önce Kalkavan sonra Vali Hacımüftüoğlu, takıma moral ve güven verici konuşmalar yapıp şehir olarak sonuna kadar hep arkanızdayız mesajını verdiler.

Vali Hacımüftüoğlu konuşmasının sonunda futbolculara; “Benim ve başkanın söylediklerinden bir şey aldınız mı?” diye sordu.

Futbolcuların çoğu başları önlerinde suskun kalırken Emrah Küçük ayağa kalkar ve ‘Ben hiçbir şey almadım’ der!

Erciyes maçından sonra İstanbul’da aleme giden Erhan kadroda tutulursa olacağı da bu olur!

Erhan kardeş, Rizespor’dan hatırı sayılır para aldın. Peki, karşılığında ne verdin? Karşılığında gece kulüplerinde eğlendin. Bu mu senin futbolculuk anlayışın?

Erhan’ın bu sözleri toplantı salonunda buz gibi bir hava estirir ve herkes birbirine bakarken toplantı sona erer. Ardından Vali ve Başkan beraberindekilerle birlikte yönetim kurulu odasına geçerler. Başkan Kalkavan, Vali’ye Erhan’ı hemen kadro dışı bırakacağını söyleyerek operasyon düğmesine basar. Bununla da dün Erhan ile birlikte 4 futbolcu Rizespor’dan gönderildi.

Önceki gün yapılan idman sonunda taraftarların baklava ikramını geri çeviren Özgürcan’in tartaklanması da etkenlerden biri olur. Elbette bu operasyonun tek nedeni bunlar değil. Aslında daha önce planlanan operasyon çeşitli nedenlerle bugüne ertelenmişti; Kemal Aslan ve Tahir Kıran’ın katkısıyla. Özgürcan Özcan, Kemal Yardımcı’nın çok uzun süren uğraşlarıyla transfer edilmişti. Erhan ise devre arasında kurtarıcı olarak, Mustafa Özkan da transferin son gününde alındı. Şimdilik başarısızlığın faturası bunlara kesildi.

Rize Sportif AŞ’nin hem ortakları hem de yönetiminde çok ciddi sıkıntılar, fikir ayrılıkları ve birbirini çekememezlik var. Bu operasyon şirket içindeki gerginliğin yani o onun transferi, bu bunun adamı olarak da iddia ediliyor. Sanki kılıçlar çekildi ve bir iç hesaplaşma yapılıyor. Böylesine çok sıkıntılı bir dönemde krizi yönetmesi gereken şirket kendi içinde ciddi sorunlar yaşıyor. Oysa Rizespor’un kurtuluşu için ligde kalması için; tek vücut ve tek ses olmaları gerekir.

Beyler kendinize gelin!

Haftaya Salı günü Rize Sportif AŞ’nin seçimli genel kurulu var. Rizespor’u içinde bulunduğu durumdan kurtarmak için tek vücut tek ses olup ortak hareket edin. Bu takım küme düşerse kimse bunun hesabını veremez.

Profesyoneller kriz yaratmaz; kriz çözer.

Ama gel gör ki Rizespor’un her tarafında bir kriz yaşanıyor.