Rize'de 4 mevsimin ayrı rengi var

Rize'nin İkizdere ilçesinde turizm yatırımları, bölgeyi 4 mevsim gündemde tutacak.

Yaz boyunca doğasever tatilcileri ağırlayan Doğu Karadeniz ormanları, vadileri, dereleri kışın sessizliğe bürünür. Dağlarda kayakçıları ağırlayacak, termal kaynakları değerlendirecek yüksek standartlı tesis olmaması bölgede turizm hareketinin aylarca durmasına neden olur. İkizdereli Cemil Ekşi, 20 yaşında ayrıldığı ilçeye 35 yıl sonra döndü. İki bin metre yükseklikteki Cimil Vadisi’nin nadide termal kaynaklarını değerlendirmek için 22 milyon dolarlık yatırım yaptı. Ekolojik zenginliğiyle dünyanın en önemli 200 vadisi arasına giren Cimil’de, iki yıl önce Doğu Karadeniz’in en büyük termal tesisi RİDOS’u hizmete açtı. Ovit Dağı’nda satın aldığı oteli kayak merkezine dönüştürmeye hazırlanıyor. Üçüncü otel yatırımını planlıyor. Doğaseverlerin yaz uğrağı Doğu Karadeniz, Çelik’in girişimiyle dört mevsim turizme açılıyor.

Trabzon - Rize karayolu’nun 55. kilometresindeki İyidere Sapağı’ndan yönünüzü İkizdere Vadisi’ne çevirdiğinizde, sizi çok keyifli bir macera bekliyor. Dereye paralel karayolundan dağlara doğru ilerledikçe, vadi daralıyor. Karşılıklı yamaçlarından yükselen inanılmaz güzellikte gür orman örtüsü, yer yer gökyüzüyle bağlantınızı kesiyor. Sarp yolun her köşesinde bir kartpostal görüntüsü çıkıyor karşınıza. Bindiğim minübüste gözüme çarpan “Sayın yolcularımız, daha güvende yolculuk yapmanız nedeniyle ücretlerinizi araca bindiğinizde lütfen ödeyiniz” yazısı zorlu yolculuğun ipuçlarını veriyor. Sahil bandından ayrılıp, dağ yoluna giriyoruz. Tek kişinin geçebileceği küçük tahta köprüler ve yeşilin bin bir tonu arasından ilerleyip, kalacağım otele gelmeden önce, tipik Karadenizli genç minübüs şoförü Zeki, yöre insanını yakından tanımama yardımcı oluyor. İkizdere merkezinde yol kenarında bekleyen bir grubun önünde durup, özel misafirleriymiş gibi “Atla” diyor. Sonra ayakta kalan yolcusuna dönüyor: “Sen ayakta git boyun uzasın!”

İÇİNDEN DERE GEÇEN OTEL

İkizdere Vadisi’nin en yüksek kesimi, rakımı 2 bin metreyi bulan Cimil bölgesi. Doğa burada tüm cömertliğini göstermiş. Cimil üç köyden oluşuyor. Aşağı, Orta ve Baş Köy. Dağların arasında süzülen ve İkizdere’nin derelerini oluşturan sular eşsiz bir manzaraya sahip. Vadi boyunca kimi yerlerde şelaleler oluşmuş. İkizdere’ye bu ad, Cimil ve Çamlık derelerinin birleşmesi nedeniyle verilmiş. Maceralı bir yolculuktan sonra RİDOS Termal Hotel & SPA’ya ulaşıyoruz. 30 dönümlük arazisi şimşir ağaçlarıyla çevrili, ortasından Cimil Deresi geçiyor. Bundan sonrası, yani “Cennete rezervasyon” dedirten bu güzelliği yaşamak size kalıyor. Gündüz keşif, gece tulum ve Karadeniz türküleri eşliğinde otelin pistinde, “üç ayak...”

ARAP VE İSRAİLLİ TURİSTLER GELİYOR

Oktay Ekşi, Tarkan, Alpay... İkizdereli isimlerden sadece birkaçı. Cemil Ekşi de bu cennette doğmuş, büyümüş, 20 yaşında gurbete çıkıp, 35 yıl sonra hatırı sayılır bir işadamı kimliğiyle köyüne dönmüş. Tam 20 milyon dolar yatırmış köyüne. Çocukları dahil herkes “çılgınlık” demiş. Ne yolun olmaması ne altyapı, personel sorunu ne de dağbaşında hizmet vermenin zorlukları yıldırabilmiş onu. Doğada yaşama hayalini gerçeğe çevirmiş. Oğlu Kasım Ekşi ile birlikte inşa ettiği RİDOS işte bu zorlu çabanın ürünü. 2008’un 23 Ağustos’unda, yani “Dünya Rizeliler Günü”nde açıldı. Açılışı yapan Başbakan Tayyip Erdoğan’a “Çevrecinin daniskasıyım” dedirten bu yatırım, bölge turizmine yeni bir pencere açtı. Ekşi, bununla da yetinmeyip, 16 kilometre yukarıdaki Ovit Dağı’nda, Genesis Oteli’ni satın aldı. Kayak oteli yapmayı düşünüyor. Bu düşüncesinde haksız değil. Uludağ’ın en uzun pisti 2,5 kilometreyken, Ovit’inki 6,5 kilometre. Ilıca Köyü’nde, Cemili Deresi kenarında yükselen ve “İş yapar mı” denilen vadideki bu otel, önce Arap ve İsrailli turistlerce keşfedilmiş. Kayakçı turistlerin üssü haline gelen RİDOS, şimdilerde heliskilerle Kaçkarlar’a tırmanan dağcıları ağırlıyor. RİDOS ismine gelince. Karadeniz’e geçmişten bu yana hakim olan Rum adlarını çağrıştırsa da, bulunduğu coğrafyayı simgeleyen dört sözcüğün ilk harflerinden oluşuyor: Rize, İkizdere, doğa, orman ve su. Tesis, Trabzon Havalimanı’na 95, Rize merkezine 60, İkizdere’ye 6 kilometre uzaklıkta, 800 metre rakımda.

SİRVAT’IN HİKAYESİ

Rivayete göre, 700-800 yıl önce, Cimil Vadisi’nde Sirvat isimli bir genç kız yaşıyordu. Sirvat, hayvanlarını otlatmak için evden çıktığında köylüler yüzündeki yaralarla alay ederdi. Hatta birlikte hayvan otlatmaktan kaçınırdı. Bunu gururuna yediremeyen genç kız, günün birinde gizlice köyünden ayrılıp Cimil Deresi’ni takip ederek aşağılara yürüdü. Şu anki İkizdere’ye doğru yaklaşırken yorulup, dinlenmek istedi. Gözü, kayaların arasından çıkan buhara takıldı. Merak edip yakınına gitti. Kayaların arasından çıkan kaynar su, oracıkta bir gölet oluşturmuştu. Genç kız yorgunluk atmak için suda yıkanıp, sonra da çalıların arasında birkaç saat uyudu. Uyandığında dinlenmişti. Cildindeki yaralar azalmıştı. Birkaç gün ormanda kalıp meyveyle karnını doyurdu. Suda yıkandı. Nihayet vücudundaki ve yüzündeki tüm izler kaybolunca, köyüne döndü. Sirvat’ı şaşkınlıkla karşılayan köy halkı, mucizenin kaynağını öğrendi. O gün bu gündür bölge halkı, belirli dönemlerde bu suda yıkanıyor.

SU KAYNAĞI TEHLİKEDE

Karadeniz’in en büyük termal tesisi olan RİDOS’un sahibi Kasım Ekşi, şu günlerde dertli. Nedeni malum. Doğu Karadeniz’de yapımı süren, planlanan hidro elektrik santralları (HES). Avrupa’yı kıskandıran bu endemik bitki cennetinde 21 HES yapılacak. Ekşi, Bakanlar Kurulu kararıyla Turizm Merkezi ilan edilen Rize - İkizdere Vadisi’nde geri dönülmez doğa tahribatı oluşmasından korkuyor. Üçüncü oteli planlarken HES süpriziyle karşılaşmış. Tünel açılırken patlatılan dinamitlerin termal su kaynaklarını etkilemesi ihtimali belirmiş. Dünyanın önde gelen termal nitelikli sularından birinin kaybedilmesi sözkonusu. Kasım Ekşi, endişesini iki cümleyle özetliyor: “Enerji üretimine karşı değiliz ama yeri burası değil. Enerji kaynağı yaratırken, turizmi yok ediyoruz.”

SPA VE TERMAL TEDAVİ HİZMETLERİ

Dört yıldızlı RİDOS, 103 çift kişilik oda, 16 süit, 20 apart daireyle hizmet veriyor. MTA’nın sondajları sonucu bulunan ve dünyanın en zengin beş kaplıca suyu arasında gösterilen termal su, 260 metre derinlikten 72 santigrat sıcaklıkta çıkıyor. Özel su dinlendirme tanklarında sıcaklığı 43 dereceye indirilip, havuzlara veriliyor. Sağlık Bakanlığı onaylı, termal kuyulardan çıkan 1 litre/4542 mineralizasyona sahip florürlü, termomineralli suyun, birçok hastalığa iyi geldiği söyleniyor. Romatizmal hastalıkların kronik dönemlerinde, kronik bel ağrısı, eklem ve yumuşak doku hastalıklarının tedavisinde tamamlayıcı tedavi unsuru olarak kullanılıyor. Ayrıca çeşitli operasyonlar sonrası uzun süre hareketsiz kalanların, nörolojik

sorunlar yaşayanların, stres bozuklukları, spor yaralanmaları, kadın ve cilt hastalıkları yaşayanların terapisinde etkili. RİDOS’ta Thai, Bali, Hint masajları da yapılıyor. (Fatma AKSU-Hürriyet)

TURİZM Haberleri

AYDER VE OVİT YAŞADI
KAYBOLMAYA YÜZ TUTAN GELENEK
RİZE VE TURİZM