Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Baş müfettişlerinden Canpolat Ceran, çay sektörünün en önemli sorunlarından birisinin kayıt dışı istihdam olduğunu belirterek "Bu konuda hep birlikte olup el ele vermeliyiz. Yoksa bunun altından kalkamayız" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı’nca, Samsun Grup Başkanlığı görev alanına giren illerde 2007 yılı Mayıs ve Ekim ayları arasında çay manipülasyonu, çay fabrikaları depolama ve ambalajlama işyerlerinde 'Çay İşletmelerinde Proje Teftişi' yapılmasının kararlaştırılmasının ardından Çay Sanayicisi İşadamları Derneği'nin (ÇAYSİAD) girişimleriyle çay sektörü ile ilgilenen kurum temsilcilerine bir brifing verildi.
Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Salonu'nda yapılan brifing toplantısına Trabzon Vali Yardımcısı Vural Demirtaş’ın yanısıra, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İl Müdürlüğü yetkilileri, Sosyal Sigortalar Kurumu temsilcileri, Tek-Gıda İş Sendikası yöneticileri, ÇAYSİAD Yönetim Kurulu üyeleri ve bazı çay işletmesi genel müdürleri ve elemanları katıldı.
Brifingi veren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı baş müfettişlerinden Canpolat Ceran, 4857 Sayılı İş Kanunu, 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 4817 sayılı Yabancı Çalışanlar İzin Kanunları hakkında katılımcılara bilgiler verdi. Ceran, bu proje ile birlikte çay sektörünün bir bütün olarak ele alınacağını ve bu vesileyle haksız rekabet ortamının ortadan kaldırılacağını belirterek “Ulaşabileceğimiz tüm çay fabrikalarına ulaşıp denetleyeceğiz. Onları iş mevzuatlarına bakacağız. Bunun yanında sektörün ortak sorunlarını belirleyip bir çözüm önerisi arayacağız. Özellikle kayıt dışı istihdam bu sektörün en önemli sorunlarından birisi. Yalnız bu konuda hep birlikte olup el ele vermeliyiz. Yoksa bunun altından kalkamayız” dedi.
Toplantının ikinci bölümünde söz alan çay sanayicileri sıkıntılarını dile getirdi. ÇAYSİAD Başkanı ve Sürçaysan Çay San. ve Tic.A.Ş. Genel Müdürü Rahmi Üstün, kaçak çay konusunun kanayan bir yara olduğuna dikkat çekerek “Bu ülkeye 1 milyon dolarlık kaçak şeker, 25 milyar dolarlık da kaçak mazot giriyor. O zaman 120 milyon dolarlık kaçak çay girmesi de normaldir. Zaten çaya alternatif bulunamadı, bulunacağına da inanmıyorum. Eğer bu sorunlar çözülemezse önce özel sektör ardından da ÇAYKUR batacak. Biz tüm sorunlara ÇAYKUR’la birlikte çözüm bulacağız. Sektör kurtulursa ÇAYKUR da kurtulacak. Kaçak işçi konusuna gelince hiç bir arkadaşımın çalıştırdığına inanmıyorum. Denetleme konusunda ise sizden bize süre vermenizi istiyoruz. Tabi ki size işyerlerimizi açacağız. Bazı eksiklerimiz vardır doğrudur. Burada sektör kazançlı hale getirilmeli ve en önemlisi de kaçak çayın önüne geçilmeli” diye konuştu.
Çay sanayicileri fabrikalarda çalışan yabancı işçiler konusuna değinerek “Türk işçiler özel sektörü beğenmiyor. Devlet işi ve özellikle de masa başı istiyor. Yabancılar bu konuda daha duyarlı özellikle Gürcü işçileri tercih ediyoruz. Çayı yaprağından onlar koparıyor, dolayısıyla da onlar çalışıyorlar. Bölgede işçi sayısı çok az. Kimse yabancı işçinin kaşına gözüne hayran değil. Bizlerde Türkler çalışsın isteriz ama adamlar iş beğenmiyor” diye konuştular.
Öte yandan söz konusu proje kapsamında Trabzon, Rize, Artvin ve Giresun illerinde kurulu bulunan ve faaliyetlerine devam etmekte olan yaklaşık 350 çay işletmesinde yapılacak teftişler bu aydan itibaren aralıksız devam edecek ve Ekim ayında sona erecek.