Hayatın çok zor olduğu, ekmeğin karneyle verildiği yıllarda, tarlasında ektiği mısırı su değirmenlerinde sıra bekleyip öğüten, karalâhanaya bandırıp yiyen ve kendi kendine yeten insanların yaşadığı güzel günlerde edindiği baba mesleği uğraşıyı, bugün aynı şevk ve heyecanla devam ettiren Rize’nin Pazar İlçesinden Rasim Çorbacı, değirmenciliği yaşatma mücadelesi veriyor.

Babasının köyde iyi bir su değirmencisi olduğunu söyleyen Rasim Çorbacıoğlu, “Köyde suyla çalışan değirmenimizde babam bir meslek olarak mısır öğütürdü. O zamanlarda değirmenlerin kıymeti çok fazlaydı. İnsanlar köyde hayvan besler, yağını yoğurdunu kendisi üretirdi. Tarlasında büyüttüğü mısır ise onun katığıydı. Mısır zamanında değirmenlerde adeta şenlikler olurdu. İnsanların şehirlerde karne ile aldığı ekmek, köylerde bereket verirdi. Mısır unu, ekmeğin yanında değişik yemek çeşitleriyle de süslerdi sofraları.” Şeklinde konuştu.

Gelişen teknolojinin hayatı da hızlandırdığını söyleyen Çorbacıoğlu, “Değişen hayat şartları su değirmenlerini de ortadan kaldırdı. Köydeki su değirmeninin yerine 28 yıl önce babam Samsun’da 95 yaşlarındaki Oflu bir ustaya el yapımı elektrikli değirmen yaptırdı. Saatte 500 kilogram mısırı un haline getirebilme özelliğine sahip 20 beygir gücündeki makinemizle hizmeti devam ettiriyoruz. İlçenin ihtiyacı olan günlük yaklaşık 1 tonluk ununu kesintisiz olarak sağlıyoruz.” Diye konuştu.
İlçe merkezindeki değirmende vatandaşların mısır unu ihtiyacının yanında hayvancılıkla uğraşan çiftçilere yönelik hizmetler de sunan Çorbacıoğlu, öğütülmüş yem ve gıda üretimi de gerçekleştirdiklerini kaydetti.